ZEUGMA MOZAİKLERİ'NİN SIRLARI (ASTROLOJİK EZOTERİK ŞİFRELER)

 Gaziantepli dostum beni Zeugma müzesini görmeye davet etti. Bu müzeyi uzun zamandır görmek ve astrolojiye ait bazı sembolleri yakalamak ve yazdığım kitaplardaki kendi ezoterik açıklamalarıma tarihsel izler bulmaya bazı sırları keşfetmeye gittim.

İyi ki de gitmişim...

Müze gittikçe büyüyor. Ek bina da yapılmış ve orayada mozaikler aktarılıyor. Gördüğüm ve tespit ettiğim hususları yetenekli ve innovatif bakan Müze Müdiresi sayın Tenzile Uysal hanımefendiyle paylaştım. İnşallah kendisi müzenin daha muhteşem olması için yazar ve astrolog olarak tavsiyede bulunduğum hususları dikkate alacağına dair söz verdi.

Zeugmayla ilgili yakaladığım bazı sırları sizinlede paylaşmak istiyorum...

- Zeugma Müzesi aslında Avrupa Kültürel sınırlarının neresi olduğuna imza atan bir yer. Zeus'un Avrupaya adı verilen Europa'yı beyaz bir boğa kılığına girerek kaçırması. Boğa toprağın zenginliğin tarım ve hayvancılığın Boğa burcunun kazanmanın maddi gücün simgesi. Figüratif anlatımla bir kadını etkilemenin en önemli yolunun maddiyat ve cinsel güç olduğunun ifadesi. Gerek Zeugma'da bulunan bu Mozaik gerekse Romalıların adını verdiği Taurus (Toros) Dağlarının zenginliği Kabe'nin kuzeyine düşen ve kitaplarımda bahsettiğim Kuzey tarafında TOPRAK Elementini işaret edişi İstanbul'un Boğa burcu oluşunu, Hz Muhammed'İn dünyayı isteyenin Boğa'nın boynuzlarını tutsun hadisi Şerifini, İstanbul'un taşı toprağı altın oluşunu ve altın Boynuz dediğimiz Boğaya benzeyen Marmara denizinin Boynuzlarında kuruluşunu ve insanların ekmek davası iin bırakın Anadoluyu tüm dünyadan buraya göç etmesini, (Kuranda ikinci surenin BAKARA ( İnek) suresi oluşunu ve dünyevileşmemeyi zekat vererek zenginliği toprağı denegelemeyi de) simgelemektedir o Mozaik.

-Yine müzede inanılmaz bir mozaik daha vardı. Zeus'un Okeonos denilen Okyanuslara adını veren kadınla beraber oluşunu ifade eden Mozaik. Okeonos bir kadın ve mozaikte bir çok balık ve okyanus güzellikleri sembolize edilmişti. Kabe'nin güneyi'nin SU Elementi oluşunu ve güney'in insanın geçmişi oluşunu ve burada babaya değil anneye bakılması gerektiğini, anne demenin UMMU demek olduğunu, Umman demenin Okyanusları işaret edişini, Anne ve Okyanus arasındaki bağı ve Kuran'da Nisa (Kadınlar) suresinin bu köşeye olan alakasını, geçmişi Akrep burcunun bu köşeyi kaplamasını, Akrep'in cinselliği de simgelemesini, insanın üremesini, üreyip toplum oluşunu Toplum (ümmet)  demenin anne (Ümmü) kökünden gelen UMMAH oluşunu okyanuslarında bir çok canlıya ümmet olması için imkan sağlamasını, HAC'ın bir anne olan HACER ve o HAC'cın başladığı HACer Ül Esved ile alakasını yakalayabilirisiniz o mozaikle beraber.

-Mars, savaş tanrısı olarak mitolojide geçer. Bu heykel Zeugma'da ki en değerli heykellerden. Işık vurularak duvara gölgesi yansıltılmış müzede ancak malesef heykelin rengi ve duvar aynı renk ve heykel yutulmuş. Bu heykelin arkasında NAsa'dan rica edilecek özel MARS gezegeni resimleri yüksek pikselle yollanır ve arka fona gölgesi yansıtılırsa müze ziyaretçileri Müzeye ve yapılan işçiliğe hayran kalacaktır. Mars aynı zamanda Koç ve Akrep burcunun simgesidir.

-Müzede İS 300 lü yıllardan önce yapılan Mozaiklerle vesonrasında yapılan mozaikler arasında dağlar kadar fark var. İlk dönem mozaikler daha fazla sembolizm kullanıldığı santsal yönü daha güçlü olduğu görülmekte. Ancak sonradan yapılan mozaiklerin daha fazla gelişmiş ve kaliteli olması beklenirken bunların olmadığını görmek üzücü. Bunun muhtemel nedenleri şunlar; 1- Hristiyanlığa geçişle beraber put olarak görülen unsurların mozaşklerde kullanılmasının günah sayılması ve doğa figürlerine dönülmesi ve bu dönüştede kalite yoksunluğu. 2-Artık inanç dilinin Yunanca ve ARamice kavgasını görmekteyiz ve Aramice dinsel figürlerin ortaya çıkarken kalitesizliğin hakim oluşu.

-Bir diğer onuda Anadolu halı ve kilim figürlerinin çerçeveli oluşu ve Orta Asya kilim ve halı desenlerinden neden farklı olduğunu bu mozaiklerle yakalamaktayız zira eskiden ev tabanlarına mozaik döseten halk zamanla bu etkiyi halı ve kilim desenlerinden devam ettirmek istemiş ve Türklerin Anadoluya gelişiyle Halı desenleri Orta Asya ve Anadolu Yunan metiflerinin harmanlanmasıyla ortaya daha zengin bir açı çıkmış. Bu da neden Anadolu'nun dünyada HAlı deemimmi öne çıktığını ortaya koymaktadır...

Kısacası Zeugma dedimi Akla Antep gelmeli.

Zeugma dedim mi Akla Avrupa sınırlarının Türkiye'nin Güney doğusundan başladığı gelmeli.

Zeugma dedim mi akla Astroloji gelmeli.

Zeugma dedim mi akla çok şey gelmeli...

Neyse ki Zeugma Müzesi çok şanslı zira bunu yapabilecek düşünsel tavafa sahip bir Müdiresi var.

Allah yardımcınız olsun Müdire Tenzile Uysal hanım...