Rusya
Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Direktörü Leonid Petrovich Reshetnikov, Türk
hava sahasını ihlal eden Rus uçağını ABD’nin düşürdüğünü belirtti. Rusya’da
Hükümet sözcüsü de buna benzer ifadeler kullanarak FETÖ’yü işaret etti.
Peki biz bu
açıklamayı nasıl okumalıyız? Bu haberde Rusya’nın ABD’ye, Dünya kamuoyuna ve
Türkiye’ye mesajı nedir?
Rusya Şubat
ayında Fetö’nün Türk Silahlı kuvvetlerindeki etkinliği ve gücünü ve Fetö’nün
subaylarının aynı zamanda Nato Subayları oluşu bilgisini alıp 15 Temmuz’da bu
bilgilerin sağlamsını aldıktan sonra emin oldu ki Türk Cumhurbaşkanı samimi ve
mücadelesinde ilkeli gitmeye çalışan birisi. Kissinger’ın Putin’i ziyareti ve
Erdoğan hakkında verdiği verdiği gazın etkisi Rus ekonomisinin batırılmasının
hedeflendiği de anlaşıldı ve hemen geri vites yapılarak Putin ve Erdoğan
yumuşak mesajlar vermeye başladılar. Erdoğan’ın özrü tam da vaktinde geldi.
Darbeden önce olması hayati bir zamanlamaydı. Darbe’nin yapılmasından sonra Rus
uçaklarını Fetö/Nato Subaylarının düşürdüğünü zaten Şubat sonu Mart Başı
öğrenen Rusya buna emin oldu ve hemen Erdoğan’ı arayan Putin tam destek verdi.
Bu yakınlaşma batıyı çok ama çok korkuttu. Rusya’nın son açıklaması ile uçağın
Fetö ve Nato üzerinden aslında ABD’nin düşürdüğünü açıklaması aslında Rusya’nın
ABD’nin Suriye çıkarlarını hedef almasından ve özellikle Suriye ordusunun
vurulmasından sonra ABD’yi hedef tahtasına koyduğunun ifadesidir bu.
Almanya aylar öncesinden halkına 3. Dünya Savaşı uyarısı yaptı ve halk
yiyecek stoklamaya başladı bile. İşlerin gerileceği belliydi. Suriyeden ve
Orta Doğu’dan Rusları atarak o bölgede Büyük İsrail’i kurmak isteyen Britanya
bu planında Erdoğan’da BOP başkanlığından istifa etmesiyle planın Rusya Türkiye
ilişkilerinin sıkılaşmasıyla suya düştüğünü görerek B Planına geçti. Aslında
hızla artan dünya nüfusuna Dünya kaynaklarının şimdiki tüketim hızında
yetmeyeceği ön görüsünde bulunan Londra nükleer tarafı olmadan büyük bir dünya
savaşının çıkmasını faydalı görmekte. Çünkü bu savaşta 7 milyar olan dünya
nüfusu kabul edilebilir bir seviye olan 500 milyona çekilmek isteniyor.
Peki Türkiye ne yapmalı?
Rusya-Amerika,
Doğu-Batı Savaşı başlarsa Türkiye Nato’nun daha doğrusu ABD’nin mi yoksa
kendisine en zor zamanda 15 Temmuz’da destek veren Rusya’nın ve doğunun yanında
mı yer alacak?
İşte bu soruya
şu an Türkiye’deki stratejistler ve Devletin içindeki Müsteşarlar cevap bulmak
zorunda.
Rusya ya nı başımızdaki komşu ülke ve bizimle alıp
veremediği yok ve aynı zamanda bize Kurtuluş savaşında ve 15 Temmuzda kritik
zamanlarda destek veren bir ülke. Ülke topraklarımızı Nato’ya kullandırmamız
İstanbul’un hedef şehir haline gelmesine yol açar. Dolayısıyla Türkiye bir an
evvel ne yapacağına acilen karar vermek zorunda. Eğer Rusya’nın yanında yer
alacaksa İncirliği ABD uçaklarına kapatmalı, zaten şer yuvası olan İncirlik
bize çok zarar vermekte. 15 Temmuz orada yürütüldü, YPG ve DAEŞ’e Nato
silahları oradan yollandı. Daha ne olsun?
Eğer Rusya’ya
karşı olacaksa acilen Nato’dan hava savunma sistemleri, konvasiyonel, nükleer
ve diğer gelişmiş füzelere karşı Ankara ve İstanbul’u koruyacak kalkanlar
almanın yoluna bakmalı.
Eğer bu ikisi
arasında ciddi bir tercih yapmazsa Anadolu’da İslamın varlığı tehlike altında
demektir.
Ayhan Özcimbit
ayhanozcimbit@gmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.