www.islamastrolojisi.com "Adalet denge ve huzurun temelidir"

FATİHA EYLEM MANİFESTOSU www.islamastrolojisi.com
1-Etiklik (Eunsü)
2-Müteşekkirlik(Elhamdü)
3-Vicdanilik(ErRahim)
4-Sorumluluk(Yewmiddin)
5-Tevhit(İyyakena)
6-Meşru hedef ve Umutvar olmak(Sırat-ıMustakim)
7-Kimseyi taklit etmemek ve kendin olmak, samimi olmak(Gayrilmağdubi) #KABENİNHAYATŞİFRELERİ KİTABIMDAN ALINTIDIR...

15 Haziran 2018 Cuma

Çedomir Domuz Kim? Bosna'da günümüzde neler olmakta?

Bu yazımı yıllar önce Çedomir ile ilgili yazımı sildiği için Milliyet Blog'u kınayarak yeniden kaleme alıyorum. Daha önce Çedomir ile ilgili yazdığım yazıyı Milliyet sildi malesef. Bu nedenle yazımı buraya yeniden sizler okuyasınız diye yazmaktayım.

Çedomir, Saraybosna'da polis memuru olarak görev yapan 1960 doğumlu bir Sırp'tır. Savaş başlamadan önce Sırp Çetnikler ( Sırp Faşistler) ona gelip yakında savaşın başlayacağını kendilerine katılmasını isterlerler. Çedomir Müslüman Polis olan veya olmayan arkadaşları da vardır, samimi olduğu Adnan gibiler mesela. O Koç burcu yiğit samimi dürüst vefalı bir kişiliktir. Sırp Faşistler savaşı başlattığında o nasıl bir katliam yapacaklarını tahmin ettiğinden Müslüman Boşnak saflarında savaşmaya başlar.
Dünya tarihinde eşine benzerine az rastlanılan bir olaydır bir insanın kendi ırkının ve dindaşlarının karşısına dikilmesi. Bosnayı Müslümanların savunmasını anlayabiliriz. Ancak Sırp Faşizmine karşı yiğit yürekli Ortodoks bir Sırp olan Çedomir yiğitçe savaşı ve vefat eder. Vefat ettiğinde boynunda hem haçı hemde Ayetel kürsisi vardı. Arkadaşı Adnan da ondan bir kaç ay sonra vefat eder. Vasiyetleri öldükleri yere İgman'a gömülmektir. Beraberce koyun koyuna yapmaktalar İgman dağlarında. O ve onun gibi nice yiğitler Bosnada vefat ettiler.
Aklınıza hayalinize gelmeyecek nica katliamlar işkenceler azgınlıklar şerefsizlikleri hiç bir dinin onaylayamayacağı günahları Sırp Faşizmi dünuyuanın gözü önünde yaparken bir çok yürekli Katolik Hırvat ve Ortodoks Vicdanlı Sırplar da Müslüman Boşnaklarla beraber bu teröristlere karşı savaştılar.
Benim Dünya tarihinde hayranlık duyduğum Türk ve Müslüman olmayan savaşçılar da vardır. Bunlardan biri İskoç William Wallace diğeri de Sırp Çedomir Domuzdur.
Çedomir'in sonradan Müslüman olan Eşi Vesna eşini Rüyasında görür, mezarında ağzını kapatmıştır rüyasında. Bunu yorumlayan Boşnak İmam "O Kelimei Şahadeti ağzıyla söylemesede eylemiyle gerçekleştirmiştir" inşallah Şehittir der. Çedomir'in kendisi gibi yiğit evlatları var. Teo ve Sanja. Babaları gibi mert babaları gibi güzel yürekli insanlar.
Çedomir vefat etti ama bir çok yürekte yaşamakta.
Onun mezarını bugün ziyaret etme imkanı buldum. Onun ve Alija'nın Mezarını. İkisiyle de konuştum uyuyorlarken. İkisi de kalbimizde yaşamakta. Bosna haritası bir kalp şeklindedir. O kadar çok seviyorum ki coğrafya ilmini, dünya haritasına bakmadan çizebilirim. Haritasını en çok sevdiğim iki ülkeden biridir Bosna. Kalbimiz gibi o. Her şehri yaralı, her şehri Gazi, Şanlı, Kahraman. Kahraman Saraybosna, Gazi Srebrenitsa, Şanlı Bihaç, Yiğit Mostar. Her şehrinin benim için adı böyle Bosnanın.
Alija ve Çedomir'in uyurken yanlarına gelmek onları sağlıklarında tanıyamamak o kadar üzücü ki. Aslında ölmediler. Şehadetleri onları unutulmaz kıldı.
İşte Aliya ve Çedomire Mezarlarında söylediklerim.
"Selamun Aleykum
Sizler mezarınızda ölü değilsiniz zira şehitler ölmez. Sizler sadece uyuyorsunuz. Keşke savaş döneminde burada olabilseydim ve sizinle beraberken savaşıp ölmek naip olsaydı. Asla namazlarımda kendim için dua etmedim önce. Hele bosna savaşı sırasında 92-95 arasında utanırdım kendim için elimi açmaya. Alnım secdede önce kıyma yapılıp anasına yedirilen bebekler için kahrolarak dua ederdim ta uzaklardan Kazakistandan, 5 yaşındaki kızlara tecavüz edilirken çığlıkları kulaklarımdaydı sanki, 9 yaşındaki erkek çocuğuna anasına tecavüz edip gözleri önünde sonrada kendi anasına çocuğa tecavüz ettirmeye kalkmalarına kahrolurduk. Sizler burada bir kere ölürken biz Türkiyede hergün o acıları kalplerimizde hissedip ölüyorduk. Ancak yaktığınız ışık sadece Bosnayı aydınlatmıyor, tüm İslam Ümmetini aydınlatıyor. Aliya yazdığın kitap dünyada bir çok Müslümanın aydınlanmasına uyanmasına neden oldu. Sen Bosnanın Ali Şeriati'si oldun. Artık bir çok genç var seni daha çok anlayan. Onların entellektüel birikimleri, düşünsel tavafları Bosnayı ayağa kaldıracak. Başka ülkelerde de. Alija, ben seni vallahi kendi babamdan daha çok sevdim. Allah şahit. İyi ki vadın, iyiki kitabınla ve yaşamınla örnek oldun varsın. Ümmet adına sana binlerce milyonlarca teşekkür ve minnet borçluyuz.
Nur içinde uyu...
Dilerim Allah cennetinde karşılaştırır"
Bu duygularla bunları söyleyerek ayrılırken geçmişin Türkiyesi geldi aklıma. 1980 li ve 1990 lı yıllar. Şimdikinden daha cahil daha sıkıntılı bir Türkiye. Demirel'in Ev ve Araba Anahtarını sallamasıyla oy topladığı halkı kandırdığı zamanlar. Şimdilerde aynısını yapmaya çalışan Amerikanın birleştirdiği Akşenerler İnceler Karamollalar Demirtaşlar. Normalde asla bir araya gelemeyecek olan bu insanlar Türkiyeyi Bosna gibi parçalamaya yok etmeye geliyorlar....
Başaramayacaklar inşallah....
Yıl 1994 Türkiyesi bizzat şahit oldum aşağıdakilere
UN (United Nations kısaltmasına) yazılı Birleşmiş Milletler kamyonlarına bakıp da Bosnaya UN ( Ekmek unu) gittiğini sanan insanların Türkiyesi vardı o zaman. Son derece cahil, cahil olduğunun farkında bile olmayan insanlara Fethullah Gülen vaaz veriyordu "Onlar Bosnalılar Osmanlıya İhanet ettikleri için bu haldeler" diyordu hain ve utanmadan Alija İzzetbegoviç adını ağzına alıyordu ikiyüzlülükle, oraya gitmek isteyen müritlerine "bize Mücahit  savaşçı değil bize Hizmet eri lazım" deyip yetiştirdiği Amerikan ajanlarını pilot yapıp Ankara semalarında Türkiyeye savaş açtıracaktı 2016 da. O kadar alçak bir yobazın peşinden gitti Türkiye o dönemlerde.

Şimdi Bosna da Barış hakim, kırılgan hassas bir Barış bu. Erdoğan ve Putin'in sayesinde yürüyen bir barış. Bosnalı Sırplar referanduma gideceklerdi, bu referandum Bosnada yeniden savaş demekti, Putin Bosnalı Sırpların bağımsızlık referandumuna karşı çıkan vazgeçiren ve Bosna Barışının kesilmesini istemeyen kişidir Erdoğanla beraber. Bosnalı Sırpları referandum yapma konusunda fişekleyen de Batı ülkeleri ve Fetö'dür.
Çünkü Bosna da barış bozulursa Müslümanlar ve Ortodokslar arasında yeniden fitne başlayacak. Bu Rus ve Türk ilişkilerine de yansır ve inanın sosyo psikolojik olarak Rus ve Türk halkları arasında yeniden güvensizliğe neden olur. Bunun yansıması ne mi olur?
Nükleer Enerjiden tutun da Gaz geçiş hatlarına, turizmden Rus Türk evliliklerine kadar yansır.

Neyse....
Yarın Bayram. Bu yazıyı Saraybosnadan yazmaktayım, duvarları kurşunlanmış hala izleri duran Müslüman Boşnak bir aileye ait bu evde kalmaktayım ve arada bir 1995 yılına gidip karşı tepelerden ateş eden Sırp çetniklerin mermileri ve mermi sesleri gelmekte sanki kulağıma. Kapımıza her zaman her sabah Boşnak bir Kedi gelmekte. Tıpkı Boşnaklar gibi son derece iyi mütevazı bir kedi. Boynunu eğerek gelmekte, yiyecek isterken de mütevazı bakışları savaşın aktarılmış izlerini taşıyor sanki. Görseniz sanki dersiniz ki "Babası dedesi savaşta olanları bu torununa aktarmış" belkide hissediyorlar duvarlardaki mermi izlerinden. Çedomir ve onun gibi yiğitler ölürken bu kedileri de savundular. Bir insanın adalet için kendi canını vermekten daha güzel ne olabilir ki?

Hoşça Kal Bosna, yarın giderken kalbim senle kalacak. Hiç gelemediğim ülkeydin. İki çocuğum ve eşimle gelip ziyaret etmek nasip oldu ya! Allah'a şükürler olsun.

İnşallah Kabenin Hayat Şifreleri de Boşnak diline çevrilir ve Düşünsel Tavaf, Kuran'ı anlamada Eklektik Yaklaşım Bosna'da da başlar. Kitap basılırsa inşallah gelirlerini Boşnak Yetimlere bağışlayacağım.

Saygılarımla





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.