"1994 yılının Eylül ayıydı. Kazakistan'da İngilizce öğretmenlik yaptığım yıllar. Evlenmiş ve
eşimi de Kazakistan'da Atyrau'da kiralayacağım evimize getirecektim. Eyalet MEB yetkilisi sağ olsun aylığı 15-20 Dolar olan ( O zamanlar Kazakistan'da ortalama ücret 10-15 dolardı aylık) bir ev bulmuştu. Evi görmeye gittik. Evin içinde eşya yok bomboştu. 1+1 olduğu için küçük ama bizim için uygundu. Yerde bir kutu gördüm. Kutunun kenarında ise üzerindeki Amerika Pulu dikkatimi çeken katlanmış kirli bir zarf gördüm. Kutunun içi buruşturulmuş atılmaya hazır bir çöple doluydu. Milletin ötesini berisini karıştırmayı sevmem ama mektup Amerika'dan ve Peace Corps'tan (Barış gönüllüleri merkezinden) geldiğini görünce atılmak üzere olan çöpün içini karıştırdım. O yıllarda Kazakistan'da İngilizceyi çok iyi ve akıcı konuşan birini bulmak oldukça zordu ki zaten kimse okumaz deyip mektupları notları yakmayı yok etmeyi düşünmeden çıkmışlardı. Peace Corps mektuplarında hücre evi olarak kulanılan ve burada kalan emperyalizme hizmet eden Amerikalı alperenlere(!) tekrar altı çizilerek hatırlatma ve uyarı amaçlı yazılmıştı,
1- Nasıl davranacaklarına dikkat, Kazak önde gelenleri överek Kazakların gönlünü hoş tutmak ve kendilerine ısıtmak.
2- Potansiyel insanları belirleyip Hıristiyanlık propagandası yaparak mümkünse din değiştirmeleri sağlanması,
3-Zeki ve becerikli insanlarla sürekli temasta olmak ve yabancı dil öğretimi üzerinden Amerikan Kültürüne yakınlaştırmak vb. Bir istek daha vardı, o da Kazak halkını mümkünse İslam inancına karşı şüpheli hale getirmek ajitasyona gitmeden ve bu olamıyorsa başka başka dinsel akımlara geçişi sağlanmalıydı.
Aradan yılar geçtikten sonra Kazakistan'a gittiğimde eskiden Kazakistan'da hiç var olmayan Wahabilerin ortaya çıktığını gördüm. Hatta bunlardan bir tanesi ben Kazakistan'dan geri döndükten sonra Wahabilere katılmış. Çok üzüldüm. Düşünsenize Amerika o kadar Cemaatleri eline almış ki, Fetö, Wahabiler, Türkiyedeki bir çok F tipi cemaatler (ve dünyadaki diğerleri) ve aralarını yapan bağlantıları sağlayan geri planda CIA ve ön planda Peace Corps. Bunlar bizim de ülkemize geldiler çoook önceden. İngiliz kışkırtmasıyla kurulan Türkçü faşizme karşı Türkiye'de Kürtçü faşizmin kışkırtılmasına vesiledir Peace Corps. Amaç Müslümanları birbirlerine kırdırmak parçalamak bölmek ve yönetmek. Kazakistan'ı da izledi uzaktan, acaba ne zaman Amerika destekli Wahabi terörü hortlayacak diye. İlk bombayı Atyrau'da patlattılar, ancak Kazak halkının büyük çoğunluğu kitap okuyan ve düşünen insanlar olduğu için bu pislikleri kolayca gördü. Peace Corps'un o çöpte bıraktıklarını yıllarca sakladım. Sonunda taşınırken kayboldular.
Benim yazığım bu yazıdan sonra aşağıdaki yazıyı da dikkatle okumanızı tavsiye ederim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.