PUTİN'İN İNTİKAMI, GORBACHOV VE TRUMP ANALİZİ. PUTİN NEYİN PEŞİNDE!!!!

Gorbaçov ve G. Bush tanınmadan Bugün kü siyaset anlaşılamaz..

AŞAĞIDAKİ YAZIYI LÜTFEN SONUNA KADAR DİKKATLE OKUYUNUZ VE PAYLAŞINIZ...
Uzun zamandan beri Siyasal analiz yazısı yazmamıştım. Bu yazı Astropolitik bir yazı olacak. Bu yüzden astroloji ile ilgilenenlerde okumalılar.
Terazi burcu olan ve son derece diplomasi konusunda becerikli olan Putin geçenlerde İkizler burcu ve çok değişken psikolojik tutumu olan Trump ile kapalı kapılar ardında konuştu. Ne konuştular hiç kimse bilmiyor sadece tercümanlar vardı odada asla başka hiç kimse alınmadı. Trump ile ilgili Amerika'da yapılan dedikoduları bilmeyenlere söyleyeyim. Trump'ın seçilmesini Rusya istihbaratı sağladı inanışı özellikle Demokratlar arasında son derece yaygın. Trump'ın Erdoğan'ın konuşmalarını İngilizce'ye çevirirsen yüzlerce konuşması tıpatıp aynıdır. Trump aslında ABD'nin azalan prestijini ve gücünün arttırma iddialarıyla Milliyetçi Amerikalılar tarafından seçilmiş bir lider.
Vladimir Putin tam bir Rus Milliyetçisi, Rusya'nın çıkarları her şeyin üzerinde onun için ve Rusya Federasyonu'na zarar verecek her şey ve herkes onun bir numaralı hedefidir. Elbette eksik bilgilendirilme siyaseti tam okuyamama zaman zaman ondan da var tıpkı Erdoğan'da da olduğu gibi. Her ikisininde uçak krizinde NATO Feto ortaklığının tuzağına nasıl düştüğünü her ikisininde gücünün nasıl azaldığını hatırlayın o dönemde. Sonrasında araya Cavit Çağlardan Doğu Perinçek'e kadar bir dizi insan Rusya'ya da Külliyeye de giderek bu işin Fetö Subayları ve Nato işbirliği ile planlandığını açıklamaları ve iknalarıyla her şey yavaşça düzelmeye başladı. Suriye siyaseti en başından beri NATO ve Batı'nın başta Davutoğlu'nu ikna etmesiyle ilerde muhtemel su savaşlarının Türk Arap, Türk İslam dünyası arasını bozabileceği iknasıyla başlatılmış kirli bir savaştır ve savunulacak hiç bir yanı da yoktur. Hükumetin bu konudaki yanlışlarını ve Esad'ın gitmeyeceğini 2011 yılında Milliyette bir kısmı silinmiş yazılarımda var. Neyse konu bu değil. Konu Trump Putin ilişkisi ve Amerika ile Rusya'nın geleceği, Türkiye'nin bundan nasıl etkileneceği.
Putin, asla unutmayan kinci bir lider. Yıllar önce Sovyetler Birliğini Batı'nın nasıl dağıttığını biliyor. Yaşı 45 in üzerinde olanlar ve siyaset bilimiyle ilgilenenler bilirler. Polonya'da Gdansk Tersanesinde ayaklanmalar CIA eliyle o zamanki sendika lideri sonradan Polonya Devlet Başkanı olan Leh Walessa ile 1980lerde organize edildi. Nasıl ki Arash'ın İran üzerinde Kültürel bir etkisi varsa ve İran Devriminin bitirilmesinde gizliden bir desteği varsa Polonyalı birinin Vatikan'a Papa olarak seçilmesininde Polonya'da ciddi bir kopuşun başlaması için gerekli bir durumdu. O dönemde Gladio ( Nato Gizli Yapılanması) Mehmet Ali adında ülkücü olduğu söylenen terörist ile Papa'ya da suikast yaptırılarak dikkatler Polonyalı Papa'nın üzerine çekildi. Polonyalı papa'ya Kominist Polonyalıların bile sempati duymaları Nato üzerinden sağlandı. Nato Gladio tetikçisi Mehmet Ali Ağca zaten daha önce kalemi güçlü Abdi İpekçi adından Sosyal Demokrat olan Komünizmi destekleyen Yahudi kökenli Milliyet Gazetesi Yazarını da öldürmüştü. Bununla Türkiye'deki önemli Komünist beyinlerden birini yok etmişti. Hapisten kolaylıkla kaçırılan ve kendisine Papa'yı (Öldürme amaçlı değil yaralama amaçlı) saldırıyı da gerçekleştirmesi istendi. Bu planın içinde Amerikan Pentagonu vardı. Plan aslında İngiliz Startejistlerin planıydı.
Neyse konuyu uzatarak aslında sizi sıkmak istemem ancak bu ayrıntılar bilinmezse o zaman gelecekteki siyasetlerin durumu aslında tam olarak bilinemez aydınlanamaz. Nato yu ABD yi Britanya'yı Rusyayı iyi tanımak için gerekli bu bilgiler yoksa Londra'da eski bir ajanın öldürülme olayını Rusya'nın yapmayacağını nasıl anlarız ki?
Derken o dönemde Polonya'da başlayan çatlak Sovyetler Birliğin'de işlerin kötü gitmesine muhalif seslerin yükselmesine ve Sovyet Sistemi içinde Batı'nın ajanlarının fısıltıyla "açıklık ve yeniden yapılanma " anlamına gelen "Glasnost i Perestroika" yayılmaya başlandı. Bu duygusal Balık burcu olan Michael Gorbachov ile yapılmaya kalkıldı. O bu siyasetle Sovyetler birliğinin tekrar güçlenerek Batı'ya karşı bir yapı içinde var olabileceğini sandı. Ancak, sorun onun sandığından daha karmaşıktı. Yıllarca Devlet üzerinden çalışsa da çalışmasa da barınma giyecek yiyecek ihtiyacını karşılamaya alışmış bir ulusa yeniden yapılandırma nasıl olacaktı ki? Başaramadı eline yüzüne bulaştırdı. Tüm Sovyetler birliği ve Varşova Paktı dağıldı. Varşova Paktı Kominist Nato idi. Sovyetler birliği ise Komünist ABD gibiydi doğu bloğunda. Şimdiki gençlik bunun ne demek olduğunu anlamaz anlayacağı dilden yazdım.
Vladimir Putin'in en acı günü Milliyetçi bir Rus olarak Sovyetler birliğinin dağıldığı gündür. Çünkü Sovyetler Birliğinde 15 adet Sovyet Cumhuriyeti vardı ve hepsi koptu kendi bağımsızlıklarını ilan ettiler. Rusya Federasyonu da kuruldu. Ancak bu Cumhuriyetler o kadar kötü durumdaydı ki ozaman enflasyonu ve ekonomisi şimdikinden çok daha kötü olan Türkiye bile o ülkeler için Post Modern Bir ülke gibiydi ve yığınla insan eski varşova paktı ülkelerinden ( Çek Cumhuriyetinden Polonya'ya, Macaristandan Romanyaya) İstanbul'a geliyordu erkekler inşaatlarda çalışıyor kadınlarda çocuk bakıcılığı işinden fuhuş sektörüne kadar çalışıp para biriktiriyor ülkelerindeki ekonomiye destek oluyorlardı. İstanbul sanki Doğu Bloğun kurtarıcı El Doradosu gibiydi. Tıpkı şu an Moldova, Ermenistan Afrika Afganistan Suriyeden kaçanların gelip kaçak çalışıp ülkelerine para göndermesi gibi.
Bunları gençler bilmeli ki nereden gelip nereye gittiğimiz iyi anlaşılsın. Gorbachov görevdeyken Cumhuriyetçi Faşit Parti lideri Baba Bush Amerikayı yönetiyordu ve Irak'ı Saddamı devirip oradaki Petrol ve Altın rezervlerini ülkesine kaçırmayı planlıyordu. Irak'ta Nükleer silahlar var iddiası ile Irak'a savaş açtı ve Irak'ta sayısız insan katliamı ve kadınlara çocuklara tecavüzler gerçekleştirildi. Irak'ta ABD yapılanması PKK'nın gücüne güç katmasınıda sağladı. ABD ilerde kurmayı planladığı Kürt İsrail'inin planını 1991 de temelini sağlamlaştırdı. O dönemde Türkiye'de TSK Nato ve Gladio'nun elinde olduğu için Amerika istediği atu oynatıyor istediği insanı öldürtüp bunu herhangi muhalif bir kesime yıkıyordu. Mesela Uğur Mumcuyu katledip suçu islamcıların üzerine atarak Amerika karşıtı Solcuları bu cinayetin manüplasyonu ile Amerika karşıtı siyasal islamcılara çatabiliyordu ve böylece kendisine karşı oluşabilecek güçlü bir bloğun oluşmasını da ustaca engelliyordu. Bu arada ABD karşıtı Siyasal İslamcıların içinde Fetö'yü büyütüyordu 1985 yılında bu örgüte ve benzeri bir kaç tarikata ABD o zamanki parayla 600 Milyon Dolar vermişti ki zaten bunun kat ve kat fazlasını Emniyete Askeriyeye iyice yerleşen subaylardan Himmet adı altında ABD ye para aktarılması sağlanacaktı ve Türkiyeden yaklaşık olarak 200 ila 400 milyar dolara yakın parayı Gezi ayaklanmasından 15 temmuza kadar çekmeyi baaşarmışlardı. Türkiye Fetö eliyle Amerika için sağmal inek haline getirilmişti bir yandan Tuskon diğer yandan ülke içinde Asker ve Polis içine yerleştirilmiş ajanlarıyla.
Erdoğan gibi bir Deli çıkıp buna dur demeseydi Türkiye Amerikanın rahatlıkla parçaladığı atını oynattığı gücüne güç kattığı yer olacaktı.
Erdoğan'ın ABD nin bu pis niyetlerini anlaması onun Putin'e yanaşmasının ana sebibidir. Putin'in ana hedefinde ise "Bir zamanlar Varşova paktından Polonya'yı kopartıp sonrada Sovyetler Birliğini dağıtan Amerikadan öç almak vardır".
Bunu nasıl yapacaktı? Elbette o zamanki Polonya'nın karşılığı şimdiki Türkiye, o zamanki Varşova Patı ise şimdiki Nato'dur. Evet, Vladimir Putin'in asıl amacı budur. Amerika'nın naha kör daha milliyetçi asabi bir liderle yönetilmesi de aslında uzun vaadede Putin'in işine gelmekte. Çünkü, Trump ne kadar havlarsa Türk Halkı Amerikadan ve Trump'tan o kadar nefret etmekte, Türkiye Nato dan Batı dan ve Trump'tan uzaklaşarak Rusya federasyonu, Çin, Hindistan ve İran kısacası Şangay 5 lisine daha fazla yaklaşmaktadır. Ne tuhaf ki sert ve katı politikalar uygulayan Trump dünya siyasetinde nelere yol açtığının farkında bile olamayacak kadar aptal. Çünkü ona söylenen şeyleri empoze edenler Amerikanın beyni sulanmış Efangelistleri Rockefeller gibi Güç sarhoşları oluşturmaktadır. Doğum haritasında 2. evinden satürn geçen Amerika birleşik devletleri duygusal ve aptalca davranmasının sonuçlarını ciddi mana da katlatmak zorunda kalacak. Çünkü ABD Çin dahil herkesi sinir eden politikalar güderek aslında hızla kendi sonunu getirmeye başladı. Dünyada gittikçe artan Amerika karşıtlığının altında bu kendini beğenmişlik ve bu kibir bulunmakta. Rusya federasyonu lideri Vladimir Putin'i ve davranışlarını inceleyin bir de Trump'a bakın. Sizce hangisi kendi ülkesinin sonunu hazırlamaya çalışıyor gibi davranmakta?
Eğer tarihi iyi analiz etmezsek, eğer ülkelerin dini sosyal siyasal yapılarını analiz etmezsek, eğer toplumların psikolojisini iyi analiz etmezsek o zaman siyasal ciddi bir analiz yapamayız.
Astrolojik olarak konuyu ele alacak olursak, Türkiye 5 evinde akrepi olan ve devlet olarak halkından aldığı güçlü desteği daha fazla alacaktır. ABD de bu konuda Türkiye kadar olmasa da devleti halk desteğini alacak. Ancak Satürn, 7 evinde Türkiye'ye ABD gibi hayırsız bir kadınla evlilik yapamayacağını zaten uzun zamandan beri kendisini aldatan bu kaltağı boşaması gerektiğini daha iyi görecektir. Rusya Federasyonu ise Sıkıntılarına rağmen atlatacak bunları özellikle Son baharda Jupiterin yaya geçmesiyle güçlü pozisyon alacaktır. Kaybeden Türkiye ve Rusya olmayacak. ABD ve Trump olacak. Kafasına göre Aliminyum ve Çelikte Vergi attırırıyor gerizekalı herif. Bunu Dünya Ticaret Örgütü kurallarına uygun mu değil mi demiyor. Şımarıklıkta hukuksuzlukta bir yere kadar....
Selam ve Saygılarımla
Ayhan Özcimbit