Uzun zamandan beri Türkiye'de bulunmakta Suriyeliler. Türkiye'ye
Suriyeden üç ırk geldi. Suriyeli Kürtler Suriyeli Türkler ve Araplar. RTE
Suriyelilere Vatandaşlık verilebileceğini söyledi. Bu konuda değişik
kesimlerden itirazlar yükseldi hemen. Suriyelilerin Vatandaşlık almasına kim
nasıl bakıyor analiz edelim.
CHP'li Ulusalcı Kesimler;
Suriye savaşından kaçanlara bu kesimin çoğu kesinlikle
vatandaşlık verilmesini istemiyor. Çünkü Suriyelilerin çoğunun Arap ve Sünni
aynı zamanda muhafazakar olduğunu bilmekte bu kesim. Şu an Suriye'den kaçıp
Türkiye'de yaşayan en az 3-4 Milyon insan var. Bunlar aileye inanan ve çok
çocuk yapan kesimler ve hızla nüfusları artmakta. Bu kesinlikle CHP'nin oy
oranlarını özellikle %25'lik kemik oy yapısını aşağı en az %3'ten başlayarak
ileriki yıllarda daha fazla düşürecek. Ayrıca Suriye'den gelenlerin toplumsal
olarak uyumsuzluğunu da göz ardı etmiyor bu kesim. Gelenlerin çoğunun Ak
Parti'ye oy deposu olacağına inanmakta bu kesim ve asla onların vatandaş
olmasını istemiyorlar.
MHP'li Milliyetçi kesimler;
Bu kesimin çoğunluğu ise savaştan kaçıp
Türkiye'ye sığınmalarını doğru bulmuyor ve vatanları için sonuna kadar
savaşmadıkları için onları hain gözüyle görmekteler. Suriye'de kalıp sonuna
kadar mücadele etmelerini istediklerinden gelenlerin işe yaramaz hain olduğunu
ve kendi ülkesinde bişey yapamayanların ülkesine hayırı olmayanların Türkiye'ye
asla hayrı olamayacağını düşünmekteler. Suriye'de kalıp Esad rejimine karşı en
güçlü direnişi Türkmenlerin yapmak zorunda olduğunu çok az sayıda Türkmen'in
Türkiye'ye geldiğini söylemekteler.
AK PArtili Muhafazakar Kesimler:
AK PArtinin çoğu muhafazakar destekçisi
(Sol destekçileri de var onlar ayrı durumda) destekçisi Suriyelilere
vatandaşlık verilmesini istemekteler çünkü onları kendi görüşlerine uygun ve
insani olarakta kuçak açılması gereken kardeş olarak görmekteler. Aynı zamanda
gelenlerin AK PArtiye oy vereceğinide düşünmekteler. Bu vatandalıkların
Hükümete olan desteği arttıracağına da inanmaktalar.
HDP'lilerin Düşüncesi:
Onların bir çoğu Türkiye'yi vatanı gibi
görmemelerine rağmen asla Suriyelilere vatandaşlık verilmesinden yana değiller.
Şayet Bağımsız Kürdistan devletini kurmuş olsalar sadece Afrin ve Kobani'den
gelenlere Irkçılık temelinde baktıkları için hemen pasaport verip askere
alırlardı. Ancak böyle bir durum olmadığı için asla çoğunluğu Arap olan
göçmenleri asla istemiyorlar.
İŞVEREN ve İŞÇİ Kesimleri;
İşverenlerin çoğu Vatandaşlık verilmesini
istemiyor çünkü varandaş olmayan Suriyelilere SGK primi ödemeden kaçak
çalıştırmaktalar, onlara daha az ücret ödedikleri için de bu şekilde statüsüz
kalmalarını istemekteler. İşçi kesiminin çoğu da onlara vatandaşlık verilmesini
istememekte çünkü ellerindeki işlerin artık kalıcı olan Suriyelilere
gideceğinden korkuyorlar zira patronlar şu an bile Suriyelileri tercih etmekte
ve çoğu vasıfsız yada az vasıflı işçiler onların gitmesini istemekteler bu
sayede kendilerine olan ihtiyaç daha fazla olacak ve maaşları artacağına
inanmaktalar.
PEKİ GERÇEKTE NE OLMALI? Neden RTE böyle
bir söyleme geçti?
Cumhurbaşkanı hatırlanacağu üzere şu
istemde bulunmuştu "Her evlenen çiftten 3 çocuk istiyorum " demişti.
Ancak Türkiye için tehlike zilleri çalmaya başladı bile. Aile çöküyor,
boşanmalar korkunç seviyede, kimse evlenmeye yanaşmıyor. Evlenenler bir iki
sene sonra boşanıyor. Boşanmaların sevgi temeli güven temeli ve önce eşim ve
çocuklarım anlayışı ortadan tamamen kalkmaya başladı. Bu nüfusun yaşlanması
demek, bu Türkiye'nin tıpkı Almanya gibi nüfus yüzünden demografif yapısının
çökmesi demek. RTE bunu çok iyi biliyor. Suriyeliler kafa olarak Türkiyenin tam
35 yıl gerisindeler. Yerlere çekirdek çitleyip atabiliyor, sigarayı her yerde
içmeye kalkıyorlar (gerçi yavaş yavaş alışıyorlar), otobüste ayakkabılarını
çıkartıp diğer yolculara koku ezası çektiriyorlar vb. Dediğim gibi yavaş yavaş
alışmaktalar Türkiye'de ki yaşam şekline.
Her nekadar ülke menfaatleri bunu
gerektirse de RTE'nin bu kararından sonra şunu görmekteyiz
-RTE Türkiye'nin azalacak nüfusunu ve
geleceğini düşünüyor.
-Kesinlikle AB'den ümidini kesti ve Vize
serbestiyeti veya üyelik umurunda bile değil, bu normalde başka bir devletin elinde
koz olsa bunu sonuna kadar AB'ye karşı kullanır.
-AB'den gelecek 3-6 milyar Avroyu da
umursamıyor ve AB'ye kendi kendine yıkılacak birlik olarak görmekte.
-Çifte vatandaşlık vererek Suriye'de söz
hakkına sahip olmak istiyor.
-Suriye’de Türk diasporası oluşturmak
istiyor.
-Suriye iç savaşı çıkmasaydı Su kıtlığı dolayısıyla savaş
çıkacaktı stratejisine kendisini inandıran Davutoğlu’nun DIŞ Siyaseti
sonrasında Suriye’de Türkiye destekçisi bir kitle oluşmuş olacak.
-Rusya ve ABD ile Suriye konusundaki müzakerelerde eli güçlenecek.
-İslam Ümmeti’nin Vicdanının oluşmasına katkı sağlamış olacak.
Peki aslında Mültecileri kabul etme vatandaşlığa alma süreci nasıl
olmalı? Türkiye bunu biliyor mu?
Hayır…
Olması gereken şu
1-Suriyelilerden Türkçe öğrenmiş, çalışan ve ekonomiye katkı
sağlayan, eğitimli ve sermaye sahipleri ülkeye daha fazla katkı sağlayacağı
için işlemleri öncelikli olmalı. Bu hayatın gerçeği.
2-Ofislerdeki uzmanlar çok iyi Arapça bilmeli ve mülakata alınan
kişinin nereli ve hangi tür lehçe Arapça bilmekte bunu anlayabilmeli. Aileleri
hakkında bilgi almalı kayıt tutulmalı. Bu olmazsa bunun acısını çeker Türkiye
zira Nato (Britanya) kumandalı teröristlere de vatandaşlık verilirse RTE ve
Türkiye İŞİD’e vatandaşlık vermişe döner iş. O zaman ayıkla pirincin taşını.
Bunu anlayacak yetenekte personel ve adam var mı? Olsa MIT elemanı yapılırdı
zaten. Bu nedenle vatandaşlık alımlarında MIT’in elemanlarının olması ve
onayının alınması daha iyi olur. Çünkü kimin kim olabileceğini ancak yetişmiş
ve çok dil bilen insan okuyabilen MIT elemanı yapabilir. Ne anlar Adalet
Bakanlığı ya da İç İşleri bakanlığındaki Nüfus ve göç işlerinden sorumlu memur?
3-Spesifik sorulara mantıklı ve kabul edilebilir standart cevaplar
veremeyen şüpheli kişilere kesinlikle ret verilmeli.
Bunlar yapılmazsa ne olur?
Bu olmazsa, artık Irak, Ürdün ve Kuzey Afrika’dan, Afganistan,
Pakistan ve Bagladeşten Arapça bilen ve ben Suriyeliyim diyen ve zamanında
Avrupa ülkelerini kandırmış bir çokları gibi bizim göçmenlik memurlarımızı da
kandırır kim olduğu belli olmayan tehlikeli insanlara da vatandaşlık verilir.
Bu ise ilerde çok ciddi sorun demek. Düşünerek gidilmeli yoksa çok can sıkılır…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.