www.islamastrolojisi.com "Adalet denge ve huzurun temelidir"

FATİHA EYLEM MANİFESTOSU www.islamastrolojisi.com
1-Etiklik (Eunsü)
2-Müteşekkirlik(Elhamdü)
3-Vicdanilik(ErRahim)
4-Sorumluluk(Yewmiddin)
5-Tevhit(İyyakena)
6-Meşru hedef ve Umutvar olmak(Sırat-ıMustakim)
7-Kimseyi taklit etmemek ve kendin olmak, samimi olmak(Gayrilmağdubi) #KABENİNHAYATŞİFRELERİ KİTABIMDAN ALINTIDIR...

26 Eylül 2018 Çarşamba

İTİKAF NEDİR? HUZUR YOLU ( YILDIZ HARİTASI VE İTİKAF )

İtikaf kelime anlamı olarak Arapça’da “Kendini bir konuya verme, bağlanma, konsantre olma, odaklanma demektir. İtikaf İslami literatürdeki karşılığı “Dünyadan el etek çekip bir yere kapanma münzevi bir hayat sürmek” demek.
İtikaf ilk Müslümanlar tarafından Ramazan ayının son iki haftasında kulun kendisini tamamen ibadet ve zikirlerle meşgul etmesi anlamında Kadir Gecesi ihyası amacıyla ele alınmıştır.
NİÇİN İTİKAF YAPILMALI?
Günümüzde insanlar şirk öğretisi olan Hint Mistisizminden çıkan Yoga ile rahatmala yoluna gitmektedir. Oysa İslamın kendisinin çok daha önemli Muvahhit ruhani rahatlama arınma unsuru olan İtikaf vardır ve bu konuda ciddi olarak kafa yorulmamıştır. İtikaflar kulun yenilenmesini sağlarken aynı zamanda güncek zorlu kapitalist hayat şartları içinde nefes almasını sağlayan çok önemli bir konudur. İslamın (Kuran'ın) en çok altını çizdiği konu Fatiha’nın 7 ilkesinden sonra, Bakara Suresiyle beraber gelen uyarı olan “Dünyevileşme” sorunudur. Bu dünyada ve ruhumuzda en başta gelen huzursuzluk nedenidir. Bakara da sembol olarak anlatılan MAL biriktirmek Dünyaya  tapmak olgusu eleştirilir. Müslüman kelime olarak Allah'a teslim oluş demektir buradaki teslimiyet her şeyi Allaha bırakan demek değil Allaha güvenen insan  demektir ve bu güveni boş çıkartmamak önemlidir. İslam inancında asla sürekli olarak Münzevi keşiş veya derviş gibi asalak bir yaşam anlayışı asla yoktur. ( Böyle yaşamak isteyen Ebu Zerr'i Gıffari'yi Peygamber efendimiz sitem ederek uyarmıştır). İslam'da Münzevi bir yaşam değil dönem vardır. Buna da aslında Münzevi değil Allah ile buluşmak onunla randevulaşmak demek daha doğru olur. Yaşadığımız çağda onca iş güç meşguliyet vardır ki Allah ancak zorda darda kalınca akıllara gönüllere gelmektedir. İtikaf senede bir yada birkaç kez yapılmalıdır. İtikaf namaz kadar önemlidir ve İtikaf “Kulun Rabbıyla randevusu” demek olduğunun altı çizilmelidir. Ramazan İtikafı kadar, kişinin kendisine ait ve Yıldız Haritasına göre yapması gereken itikaf da vardır.
NASIL NE ZAMAN İTİKAF YAPILMALI?
Yıldız Haritalarında itikafın zamanını ve nasıl olacağını belirleyen ip ucu vardır. 12. Ev kişinin ruhaniyetini belirtir. 8. Ev de ölüm evidir. Bu iki ev ruhaniyetin zenginleşmesi huzurun bulunması açısından ciddi ip uçları verir insanlara. İtikafın zamanı 12. Evdeki burca göre belirlenir. Hem gün hemde ay olarak hangi zamanda başlamalı ve hangi zamanda bitmeli bunun en önemli ip uçları da buradadır. Ayrıca burada bulunan gezegenler de dualarda bolca olması gereken Esmaların belirlenmesinde ayrıca itikafa başlamadan önce verilmesi gereken sadakaların ip uçları da buradadır. Doğum haritası (Yıldızname ) Analizleri yaptıran insanların huzuru en çok nerede nasıl bulmaları gerekmekte bunun açıklamaları yapılmaktadır. Çünkü huzurun kaçmasına vesile olan unsurlar Plüton Satürn ve sert açılardan yakalanırken yapılması gerekenlerde şeytanın sağ sol ön ve arkadan nasıl yanaştığının açıklanarak öne çıkan namazlar ve dualar surelerin özellikle İTİKAF zamanında eda edilmesi anlaşılması çok büyük bir önem arz etmektedir.
İtikaflarda
  • Asla sosyal medya unsurları kullanılmamalı.
  • Namazlar eksiksiz ve tam kılınmalı.
  • İtikafa başlamadan önce bir sadaka vererek niyetle başlanmalı.
  • Evdekilerle mümkünse asla konuşmamalı veya mecburi durumlarda minimum konuşulmalı. Asla boş konuşma yapılmamalı cep telefonlarından gelen aramalara asla cevap verilmemeli.
  • İtikaf süresi içinde mutlaka belirtilen oruçlar tutulmalı.
  • İtikaf günü gün batımıyla başlamalı gün batımıyla sona ermeli
  • İtikaf başlangıç günü esmalarıyla duaları 12. Evdeki burca ve gezegenlere göre belirlenmeli. Bu esmalara göre dua edilmeli. İtikafta bir köşede zemzem suyu mutlaka durmalı. İtikaf bittiğinde o su Bi İsmi Allah El Basıt Vel Fettah ile içilmeli duadan sonra.
  • Kuran Türkçe mealden İniş Sırasına göre okunmalı (Tavsiyem Muhammed Esed’in Meal tefsiri) yada itikafta Müslüman olan Martin Lings’in Hz Muhammedin Hayatı okunmalı.
  • İtikaf bitiminde son namaz vaktinde şükredilmesi ve “Rabbim canımı benim için en hayırlı olabilecek bir zamanda al, hayırla yaşat hayırla öldür” denmesi önemlidir.
  • İtikaf süresince mümkünse et ve et ürünleri tüketilmemeli yiyecekler olabildiğince hafif bakliyatlar sebze ve meyve olmalı, tatlılardan da kaçınmalı. Asla Kola gb içecekler içilmemeli.
  • İtikafta en önemli konu Allah ile konuşmaktır. Ona kalbini açmak, yaptığı hataları Allaha itiraf etmek ve aynı hataları gözden geçirip bir daha asla yapmamaya söz vermektir. İtikâfta Allah’ın kendisiyle konuşmasını ise Kuran’ın herhangi bir sayfasını rast gele açması da yeterli olacaktır ve bu şekilde diyalog tamamlanacaktır.
  • İtikafta uzun secdelerde Allahla konuşmak çok daha önemlidir. Çünkü kulun Rabbına en yakın olduğu an secde anıdır ve o pozisyonda Allah ile secdede konuşmak çok ama çok önemlidir.
  • Namazlara başlamadan önce 7 defa derin nefes alınması ve bu nefeslerin her birinde Şükretmek dua etmek önemlidir. Nefeste hava asla karına değil akciğerlere gitmelidir.
İlk derin nefeste Rabbim etik dürüst güvenilir bir insan olma çabamda yanımda ol lütfen denmelidir.
İkinci derin nefesten sonra, Rabbim nankör bir kul olmaktan sana sığınırım. Kadirşinas centilmen bir kişilik geliştirmem de yanımda ol lütfen.
Üçüncü Derin Nefeste, Rabbim asla çıkar için iyilik yapmayan bir insan olmama yardım et lütfen. Nefsimin çıkar peşinde olmasından sana sığınırım.
Dördüncü Derin nefeste, Rabbim kendime, aileme, ülkeme etrafıma, sana karşı sorumluluklarımın bilincinde olmayı bana nasip eyle lütfen.
Beşinci Derin Nefeste, Rabbim senden başka kimseden beklenti içinde olmamayı, kullarından beklentisizliğin huzuru ile dolmayı bana nasip eyle.
Altıncı derin nefeste, Rabbim hayat yolculuğumda senin istediğin bir kul olmam da bana yardımcı ol lütfen, yapma dediklerini yapmayan yap dediklerini yapan bir kul olmam için Kuran’ı, Kuran Caddesi olan Sırat’ı anlamayı bu caddede yürümeyi bana ve hak edenlere nasip eyle lütfen.
Yedinci Derin Nefes- Bu sır sadece hak eden sözlü ve Yazılı Analiz yaptıranların ve onların Yıldız Haritaları analizlerine göre açıklanacaktır)

İTİKAF VE DOĞUM HARİTASI
Burcu, Yükseleni, stelyumu, ay burcu veya 12. Evi Oğlak olanlar önümüzdeki iki sene boyunca itikafa en fazla önem vermesi gereken kişiler. Oğlaklar satürn’ün etkisiyle en fazla sıkıntı yaşamakta olan burç şu anda. Ayrıca Boğaların 3. Dekanı, Başakların 2. Dekanında doğanlarda ciddi sınavları olabilir. Onlarda İtikâfa önem vermeliler ve zorlu süreçleri atlatmalılar.
İslamAstrolojisi
Yıldızname Analizleri
Doğum haritası
Transit Analizler
Sevilenle Uyum Analizleri
El İçi Analizleri
İsim Analizleri
İLETİŞİM ve Danışma Hattı: 05352573693

www.islamastrolojisi.com/ne-dediler





11 Eylül 2018 Salı

Sünnet İslam'da Var mı?

Birisi bana 1400 yıllık Sünnet(Pipi derisi aldırma) geleneğini eleştiriyorum diye yazı yazmış. Erkeklerin sünnetinin İslamda asla olmadığını yazdığımda Twitter'dan 2012 yılında, yaklaşık 2500 3000 kişi çıkmıştı takipten. Ancak geçen zaman içinde bu konu daha da çok konuşuldu. Erkeklerde pipi derisi aldırmak 1400 senelik İslam geleneği değil çok daha eskilere dayanan Fıravun geleneğidir. Evet Mısırlılar Firavunlar Sünnet oluyordu. O zamanlar Hz Muhammed yoktu dünyada. Çoğu insan bunu araştırmak istemiyor bile...
Aşağıda Mısırda gerek yazıtlarda gerek duvarlarda Pipi derisi aldırmanın kökeniyle ilgili Mısır görsellerini bulacaksınız.
Ayrıca bu gelenek Yahudilerden Hristiyanlara da geçmiştir ama onlarda mecburi değildir.
Müslümanlara bu gelenek Medineye gelip yerleşen ve bir peygamberin Medineden çıkacağını bilen ama peygamber kendilerinden çıkmayınca önce Allah'a küsen sonra uzun vaadede Müslümanların içinde ya asimile olan yada Müslümanlığa yalandan müslüman olup sızan ve İslamı yalan Hadisler uydurup İslamı Yahudileştiren sözde bazı sahabiler (Hz Ömer bu tiplere meydan dayağı atmıştır, eğer bunu bilerek yaptığını düşünse gebertirdi) ve onların aktardıkları üzerinden gelenekselleşmiştir.
Hiç kimse Hz Muhammedin cinsel organını görmemiştir ve kalkıpta doğuştan sünnetliydi gb sözlerin söylenmesi tıpkı şeyhlerin Uçma Mitolojisi gibidir. Eğer doğuştan sünnetli olsaydı bunu Siyerde büyük bir mucize olarak defalarca kere çeşitli ortamlarda Ebu Talip gündeme getirirdi Ebu Hureyre'ye kalmazdı iş...
Bunlar yapılarak Hz Muhammedin ABDUHU (Kul, örnek model insan) tarafı bitirilmek istenmiş ve bitirilmiştir. Hz Muhammed ile ilgili abratıların asıl kaynağında onun Kul yanı hedef alınmıştır zaten. Kul yanı bitilmeliydi ki Ruhbanların ve Egemenlerin Sultanlığına yer açılsın...
Bugün Hz Muhammed ABDUHU olmaktan çoktan çıkartılmış Kainatın Efendisi(Rabbul Alemin) olmuştur bile, aslında geleneksel İslam Hz Muhammedi ikinci Allah, Ebu Bekiri ve Ali'yi de çoktan ikinci Peygamber ilan etmiştir neredeyse (Mezhebe bağlı olarak tabi).......
Bir Müslüman araştırdıkça hayratler içinde kalacaktır ve kendi inandığı dinin aslında nasıl da Yahudileşme Hristiyanlaşma hatta Hinduizm ve Budizm'den etkilenen insanların zırvalarına boğulduğunu görecektir.

"Allah insanı en güzel şekilde yaratmıştır, eksiksiz, der Kuran da. Kalkıp da Rabbim ya! şu pipi derisinde hatalı üretim var, sen değilde biz daha iyi biliyoruz(haşa), Buhari Ebu Hureyre daha iyi biliyor, ilah olarak sen de yanılabilirsin" saçmalığını artık bir kenara bırakmanın zamanı gelmedi mi?

Pipi derisi aldırma hadisi sahih değildir, Kuranın ayetlerine de mantığına da Tevhit'e de kesinlikle ters ve Müslümanları Yahudileştirme Firavunlaştırma Ezbercileştirme Erkeği Kutsallaştırma Kadını geri plana itme adetidir...

لَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ فِي أَحْسَنِ تَقْوِيمٍ ﴿٤﴾

Lekad halaknâl insâne fî ahseni takvîm(takvîmin). Tin Suresi 4. Ayet
"İnsanı En güzel şekilde yarattık"




7 Eylül 2018 Cuma

ZOMBİ İMANININ YARATTIĞI STRES NE DEMEK?

Geleneksel islam inancı Sırat'ı ahirette bir köprü olarak anlamlandırdığı için Müslümanlarda onu Kuran Caddesi değil direk SONUÇ'a Ahirette gidilen yol sandılar. Bunun bir çok sakıncası var. 
1- Allah, Sırat'ı Kuran caddesi olarak bu dünyada medeniyetin yolu olarak belirlemişken Köprü olduğunda bu dünyanın sınav alanı olmaktan çıkarak Kuran Caddesi de 1400 yıldan beri kullanılmayan patikaya dönüşmüştür. Çünkü müslümanlar kendi alın teri ve emekleriyle samimi çabayla bu yoldan yürüdüklerinde önemli olanın yolda olmak olduğunu unuttular. Sonuca odaklanmakta direk sonucu kısa kestirme yollardan elde etme arayışını gündeme getirmiştir. 
Mesela Cehennem korkusu Cennet sevdası Müslümanların süreci umursamamalarına yol açtı. Kısa yoldan dünyada Vali'yi Hükümette adamı olma Torpilci olmayı öncüllerken Ahirette de Allahın bu şekilde çalıştığını sandıran Geleneksel İslam mentalitesi Hz Muhammed'in Kainatın 2. Allahı olduğunu ilan eden Kainatın Efendisi (Rabbul Alemin) yapılması onun soyundan gelemenin temizlik arınma ve Allahın sevgili kutsal kulu olma ayrıcalığının doğmasına yol açarak Müslümanların o kişilerin Yüzü Suyu Hürmetine affedileceği saçmalığı geleneksel kafa yapısı içinde yıkımların başlamasına neden oldu. Amel veya Komüsnist kafasıyla Emek tamamen İslam Dünyasında rafa kalkmıştır.
2- Sınava hazırlanan genç bir öğrenciyi düşünün, sınava uzun ve sistemli çalışmayla hazırlandığını düşünün ve elinden geleni yaptığını düşünün, diğer taraftan sınava çalışmadan o türbe bu türbe gezen birinin sınavdaki halini düşünün. İlkinin sınavı kazanması çok kuvvetle muhtemeldir, ikincisinin ise sınavı kazanması neredeyse imkansızdır. İkincisi sınavı kazanamadığında Allaha o kadar yalvardım ama sınavı kazanamadım diyerek Allaha küsmekte ve deistleşmekte. Aslında ikincisinin deistleşmesine neden kesinlikle geleneksel din anlayışıdır. Bugün Türkiye'de İslama Hizmet ediyoruz diye Cemaatlerine kölelik şeyhlerine kulluk yapanların durumu da işte böyledir. Hizmet ettiği din aslında din değil Şeytanın dinidir. Niye mi?
"Ben sapmazdım, madem beni saptırdın bende Adem'i saptıracağım" demiştir kuranda. Şeytanın bakış açısıyla Geleneksel islamın bakış açısı arasında zerre fark yoktur. Şeytana göre sapan kendisi değil saptıran Allahtır. Aynı şekilde geleneksel islamcılar "Allah saptırmasın" gibi sapık dualar etmektedirler. Allah insanı asla saptırmaz. İnsanın kendisi sapar. Allah kulunu saptırıp hesap sorarsa bu onun Adalet ve Etik ilah olma prensibine aykırıdır.
Bu sadece basit bir örnek.
Geleneksel İslamı dikkatle incelediğinizde Şeytanın Din anlayışıyla hemen hemen aynı olduğunu Kurandan anlıyoruz. Bu nedenle geleneksel islamcı güruh Kuran Merkezli Müslümanları, Hadislerin Kurana göre sorgulanarak Sahih Hadislerin belirlenmesinı kesinlikle sevmezler. Bunu küfür bile sayarlar. Aslından kendilerinin Buhariyi Peygamber, Ebu Hureyreyi Cebrail, Hz Muhammedi de Kainatın Efendisi ( Rabbul Alemin) görmeleri sonucunda Allahu da Buhara Şehrinde Buhari tarafından Buharlaştırıldığını Allahın yok edildiğini anlamadı bile müslümanların çoğu. Biz bu gerçekleri yıllardan beri yazdığımızda bizlere Vahabi dediler, sapık dediler, Hadis İnkarcısı dediler. Oysa biz düşünen müslümanların sadece talebi DÜŞÜNMEK. Düşünen İslam modeli getirmek, sorgulamayı günah sayarak direk inanmak. Bunu da İman saymak akide sanma saçmalığına düşmek. Bu yüzden Ateizm doğru yerden başlar LA İLAHE ( İlahlar Yoktur) diyerek tüm ilahları temizlemesi gerek Sol Beyinle insan aklının. Bu daha sonra bilimsel düşüncelerle İlla Allahı oturtur sağ beyinle.
Tam da bu noktada Allah insana Sıratta bir kopya verir Tevhit Üzerinden.
Ne ye LA neye İLLA diyeceğini bilmek.
La İlahe İlla Allah demek İlahlar Yoktur Allah vardır.
La Galibe İlla Allah. Galibler yoktur tek Galip Allahtır.
La yani yasak mantıksız olan herşey, İlla yani helal yasal olan mantıklı olan herşey.
La İlahe diyebilmek için AKIL lazım.
AKIL İslamda Kalpten önceliklidir. Çünkü dünyada kalbi temiz nice samimi müşrikler, kafirler, bilmeden zulm edenler vardır. Akıl ise önce ölçüyü bulur. Doğru ölçü doğru parametrelerle doğru veriler kıyaslanarak yürünür. 
İnsan için geçerli en iyi samimiyet, LA ve İLLA arasında samimiyetle neye LA ve neye İLLA diyeceğini düşünerek yürümektir.
Eğer bu düşünsel Tavafı yapmaz ise Ahirette Şefaat Köprüsü haline getirilen Kutsal Sırat köprüsünden geçebilmek için bu dünyada durmadan anlamını ve derinliğini çözmeden La İlahe İlla Allah zikrini 50.000 kere çeker durur. 
Elbette tekrar eden harmonide bunu söylemek %70 i su olan insan için etkilidir ancak asıl etki beynin eğitimi ve ellerin çabasıyla olandır.
SONUCA ODAKLANMAK STRES DOĞURUR. Cenneti kazanacakmıyım? Cehennemde yanacak mıyım? Temel soru sorun bu.
Asıl soru acaba ALLAH BENDEN RAZI MI? Yeterince Yetimlere garibanlara yolda darda kalmışa ulaşabiliyor muyum? Sorusudur. Eğer Cennete ve Cehhenneme insan çok fazla odaklanırsa o zaman samimiyeti kaçırır g.t. kurtarma derdine düşer, bu korku ondan giderse inancıda bırakır. Oysa yetime garibana darda olana odaklanıldığında onlar için samimi çaba harcandığında elbette Allahın rızası bunda olacaktır. 
İslama yapılan en büyük kötülük SIRAT'ı Ahirete Köprü yapmaktır. Oysa o Medine'de KURAN Caddesiydi.
Ota b.k herşeye cadde adı veren yetkililerin hiç birinin aklına Tevhit Caddesi, Kuran Caddesi, Vahiy Caddesi adını vermek gelmemiştir? 
Niye?
Çünkü insanların çoğu geleneksel Müslümandır ve sorgulamayan aklademeyen Zombileşmiş bir imana sahiptirler de o yüzden. Allah İslam Dünyasını Maymun ve Zombi imanından korusun....